BU EN ÜST BÖLÜMDEKİ BAZI REKLAMLAR - Sayfamızın üstündeki zaman zaman görüntülenen Windows Internet Explorer'in kendi Reklamıdır.- SİTEMİZ DIŞI BİR UYGULAMADIR.
   
 
  SELAHATTİN SEKBAN HOCAMIZIN KALEMİNDEN... ÜLKÜCÜ ŞEHİTLER

Mü’minlerden öyle adamlar vardır ki, Allah’a verdikleri söze sâdık kaldılar. İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir (şehit olmuştur). Bir kısmı da (şehit olmayı) beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.
CÜZ:21 // AHZÂB SÜRESİ: 33 / 23.ÂYET
 
 

ÜLKÜCÜ ŞEHİTLER


İLK ŞEHİDİMİZ
Türk-İslam davasının 22 yaşındaki ilk şehidi olan Ruhi Kılıçkıran’ın yetim olduğunu... 4 Ocak 1968’de Ankara Site Yurdu Kantininde iftarını açtıktan hemen sonra şehit edildiğini Biliyor musunuz?

KOMÜNİST KATLİAMI
17 mart 1978 tarihinde Ömer Bayraklar, Salih Uluğ, Bahri Bilgin, Cevat Koca, Sinan Koca isimli 5 ülkücü işçinin aynı anda, Dev-Yol militanları tarafından hunharca katledildiğini... Ümraniye de oturan bu ülkücülerin Giresunlu olduklarını Sinan ile Cevat’ın kardeş olduklarını... Sinan Koca”nın 10 günlük bebeği olduğunu BİLİYOR MUYDUNUZ?

6 ÖĞRETMEN AYNI ANDA
Adana’da 6 ülkücü öğretmenin, 18 Eylül 1979 tarihinde arkalarından ateş açılmak suretiyle şehid edildiğini ... Ahmet Güleç, Davut Korkmaz, Müslüm Teke, Yılmaz Kızılay, Mustafa Karaca ve Özcan Doruk isimli öğretmenleri hunharca katleden komünist militanlardan çoğunun yakalanmadığını Biliyor musunuz...

36 SAATTİR YEMEMİŞTİ
8 Haziran 1970 tarihinde İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Bahçesi’nde şehit edilen Yusuf İmamoğlu’nun yapılan otopsi sonucu 36 saattir yemek yemediği .. Şehit edilmeden önce okulun arka bahçesinde bulunan ağaçların altında namazını kılan İmamoğlu’nun, cebinden sadece 35 kuruş çıktığını Biliyor musunuz?

ÖNKUZU HEY, ÖNKUZU
23 Kasım 1970 yılında ülkücü şehid Ertuğrul Dursun ÖNKUZU’nun komünist militanlar tarafından ağır işkencelere sonucu şehit düştüğünü... Önkuzu’nun kırılmadık kemiği, patlamadık yerinin kalmadığını ve ağzından ciğerlerine bisiklet pompasıyla hava verilerek ciğerleri de patlatıldıktan sonra okulun 3. katının penceresinden aşağıya atıldığını..

İKİ EVLİYA
İzmir Buca cezaevinde yatmakta oldukları hücrelerinden alınarak, 12 Eylül idaresi tarafından haklarında verilen idam hükmünün uygulanması sırasında yanlarında bulunan görevli imamın Selçuk Duracık ve Halil Esendağ için; ““Hiç evliya gördünüz mü? diyenlere Evet… Halil ile Selçuk’u gördüm diyeceğim” dediğini biliyor musunuz? İdama gitmeden evvel Halil Esendağ’ın arkadaşlarından gelinlik istediğini... Peki bu gelinliğin kefen olduğunu biliyor musunuz?

ALLAH DAVASI ÖLMEZ
12 Eylül idaresi tarafından idam edilen Mustafa Pehlivanoğlu’nun son mektubunda “Şunu hiç bir zaman unutmasınlar ki, Mustafa'lar ölür, Allah davası ölmez, milliyetçilik yaşar. Kellemi verdiğim bu yolun zaferi yakındır. Zafer her zaman Allah'a inananlarındır” dediğini Biliyor musunuz?

AVUKATI BİLE YOKTU
Yine 12 Eylül idaresi tarafından idam edilen Cevdet Karakaş’ı Avukat barolarından hiçbir avukatın savunmak istemediğini... Savunmasını bizzat kendisi tarafından yapıldığını

2,5 YAŞINDAYDI
17 Nisan 1978 tarihinde Malatya Belediye başkanı Hamit Fendoğlu’nun evine gönderilen bombalı paketin patlaması sonucu Hamit Fendoğlu ile birlikte kızı ve 2 torunuyla birlikte şehid edildiğini… Torunu olan Selim Bozkurt Fendoğlu’nun daha 2,5 yaşında olduğunu… babasının da vatani görevini yapmakta olduğunu Biliyor musunuz?

O ŞEHİTTİR
12 Eylül idaresi tarafından asılarak şehid edilen Cengiz Baktemur’un idam sehpasına yürüyüşüne şahit olan cezaevi personeli onun için: “Bizce şehiddir o. Şehidlik mertebesine ermemiş birinin kârı değildir sevinerek ve koşarak ilmiği boynuna geçirmek...” dediğini biliyor musunuz?

15 YAŞINDA
5 Eylül 1979 yılında şehit olan Adem Pekmezci isimli ülküdaşımızın henüz 15 yaşında olduğunu biliyor muydunuz?

20 KURŞUN YEDİ
Ülkücü şehit Ahmet Evcimen’in basit bir suçtan dolayı arandığını halde Bakırköy’deki Sürmeli otelinin önünde polisler tarafından kıstırıldığında çıkan çatışmada 20’den fazla kurşun yediğini…

ÖNKUZU SEVGİSİ
14 Yaşındayken şahadet şerbeti için Tokat’ın Zile ilçesinden Mustafa Taştangil’in kitap ve defterlerinin her sahifesinde büyük ülkü devi Dursun Önkuzu’nun isminin yazılı olduğunu... Mezarı Önkuzu’nun yanında bulunan Taştangil’in ailesinden son isteğinin bu olduğunu biliyor muydunuz?

SAĞIR VE DİLSİZDİ
Ülkücü şehitlerden Ahmet Sarpkaya’nın Kurban Bayramı’nın son günü mahallelerine baskına gelen komünist militanları önceden fark edip durumdan arkadaşlarını haberdar etmek için evleri dolaşırken açılan ateş neticesinde öldüğünü… 18 yaşındaki Sarpkaya’nın sağır ve dilsiz olduğunu…

O GÜN OĞLU OLMUŞTU
Uşak’ta dokuma işçiliği olarak çalışan Alaattin Gündüz’ün doğum yapmak üzere olan eşinin yanına giderken 27 kurşunla şehit edildiğini… Gündüz’ün vefat ettiği gün bir oğlunun dünyaya geldiğini ve doğan bebeğe Alaattin isminin verildiğini biliyor muydunuz?

8 ÇOCUKLU ŞEHİT
Adana’nın Ceyhan ilçesine bağlı Sarkeçili köyünden olan ülkücü şehit Ali Görkem’in 37 yaşında ve sekiz çocuk babası olduğunu… Daha sonra olay yerine gelen polisler üzerinde Ülkücü bir şairin şiirini bulunca ‘bir faşist daha temizlenmiş’ diyerek cesedini tekmelediklerini biliyor muydunuz…

12 EYLÜL ADALETİ (!)
Eşitlik olsun diye hepsinden aynı sayıda astık diyen 12 Eylül idaresinin Selçuk Duracık, Halil Esendağ, Cengiz Baktemur, İsmet Şahin, Mustafa Pehlivanoğlu, Fikri Arıkan, Cevdet Karakaş, Ali Bülent Orkan, Ahmet Kerse olmak üzere 9 Ülkücüyü asarak şehid ettiğini biliyor musunuz? BİL VE UNUTMA!...


17 YAŞINDAYDI
Alican Karaosmanoğlu’nun 18 Haziran 1977 yılında Mimar Kemal Lisesi öğrencisiyken şehitlik mertebesine ulaştığını… ve yaşının henüz 17 yaşında olduğunu

İŞKENCEYLE ŞEHİT OLDU
6 Ağustos 1979 da şehitlik mertebesine ulaşan Ali Çetin’in vatani görevini asteğmen olarak yaptığı sırada Kayseri’de bulunan ailesini ziyarete gittiğinde şehit olduğunu… Evli ve iki çocuk babası olan Çetin’in komünist militanlar tarafından önce dişlerinin söküldüğünü sonra üzerine asit dökülerek, bıçaklandığını ve daha sonra yakıldığını biliyor muydunuz?

ARKADAN VURDULAR
Artvin’in Şavşat ilçesinden olan şehit Fuat Meydan’ın bir kahvehanede televizyon seyrederken, sonradan gelip içeri giren ve arkasındaki bir sandelyeye oturan komünist bir militan tarafından kafasına ateş edilmek suretiyle şehit edildiğini …

18 YAŞINDA
3 Haziran 1980 tarihinde şehit edilen Ali Koç’un henüz 18 yaşında olduğunu biliyor muydunuz? Ve o yaşlarda Kayseri ÜGD.’nin Plevne mahallesi şubesi başkanlığını yaptığını…

ANNESİNİN KUCAĞINDA…
Ali Osman Devecioğlu isimli ülkücü şehitimizin, yaşlı annesini emekli maaşını almaya götürürken, Çeliktepe’de komünist militanların silahlı saldırısına uğradığını. Kafasına isabet eden tek kurşunla olay yerinde, annesinin kolları arasında şehit olduğunu ve oğluna siper olmaya çalışan annesinin de ağır bir şekilde yaralandığını biliyor muydunuz…

AİLECE KATLEDİLDİ
Ali Rıza Altınok’un 25 Haziran 1980’de İstanbul Gaziosmanpaşa’da MHP ilçe başkanlığı görevini yürütürken Rami’deki evine, silahlı bir baskın düzenleyen komünist militanlar tarafından kızı ve karısı ile birlikte vurularak şehit edildiğini...

KIZI OLMUŞTU !
İnşaat Mühendisi olan Ali Sünnetçi isimli evine giderken pusu kurarak beklemekte olan üç komünist militanın silahlı saldırısı neticesi vurularak şehit olduğunu. Hamile olan eşi, şehadetinden sonra bir kız çocuğu doğurduğunu...

KAMYON DOLUSU KOMÜNİST
Ali Tezdoğan’ın Eyüp MHP İlçe teşkilatının kurucularından olup, yönetim kurulu üyesiyken partiyi basmaya gelen bir kamyonet dolusu komünist militan tarafından kurşun yağmuruna tutularak kendisine ait camcı dükkanı içerisinde şehit edildiğini. Cenazesi, Eyüp Mezarlığı’nda toprağa verildiğini biliyor musunuz?

SEYREDEN CEMAAT
Tunceli’nin Çemişkezek kazasından olan 24 yaşındaki Alper Tunga Uytun’un Cuma namazını kılmak için gittikleri okul yakınındaki bir camiden çıkarlarken cami önünde bekleyen bir grup komünist militanın saldırısına uğradıklarında, üç yerinden bıçaklanarak ağır yaralandığını. Yaralandıktan sonra, camiden çıkan ve olayı tepkisiz seyreden cemaate hitaben söylediği “Bir Müslüman’a saldırılıyor, hiç biriniz müdahale etmiyorsunuz! Bu böyle giderse, korkarım sizler de aynı akıbete uğrarsınız.” sözünün, bir müddet sonra gerçekleştiğini ve cemaatten bir çok insan daha sonra komünistlerin saldırılarına uğradığını… BİLİYOR MUSUNUZ?

SONRA KIZI OLDU
Ülkücü Şehit Arif Yılmaz’ın 21 yaşında ve evliyken şehit edildiğini… 1978 yılı Ramazan ayında, başından vurularak şehit edildikten sonra “Gül” adı verilen bir kız çocuğunun dünyaya geldiğini Biliyor muydunuz?

EVİNE GELEN BELGE
Balıkesirli ülkücü şehit Atalay Çakır’ın 20 yaşındayken 1979 yılı Ramazan ayında, evleri yakınındaki Sakarya Camiine giderken şehit edildiğini. Şahadetinden bir gün sonra evlerine, üniversite imtihanında Hukuk Fakültesi’ni kazandığını bildiren bir belgenin geldiği...

17 YAŞINDA, 14 KURŞUN
11 Ocak 1980 tarihinde şehit edilen Ayhan Yazıcı’nın, Zeytinburnu-Yeşiltepe mahallesinde oturduklarını…17 yaşında olup İhsan Mermerci Lisesi son sınıf öğrencisi olduğunu… Olay günü, sabah okula giderken evlerinin önündeki sokakta yolunu kesen komünist militanlar tarafından vurularak ağır yaralandı. Yaralı halde geri evine girmek isterken peşinden gelen komünistler tarafından tekrar kurşunlanarak evlerinin kapısında 14 kurşunlaşehit edildiğini… Cenazesi, Zeytinburnu Merkez Efendi Mezarlığı’na defnedildiğini.

CESEDİ ÇÜRÜMEMİŞTİ
Balıkesir’in Havran kazasından olan ülkücü şehit Hasan Tezer’in askerliğini yeni bitirdiğini ve CHP Gençlik Kolları başkanı ile iki arkadaşı tarafından dövüldükten sonra kurşunlanarak şehit edildiğini. Şehadetinden altı ay sonra mahkeme kararıyla mezarı açıldığında, cenazesinin hiç bozulmamış halde olduğu görüldüğünü biliyor musunuz?

ŞEHİT EŞİNE İŞKENCE
Bahri Aksu isimli ülkücü şehidimizin evli ve çocuk sahibiyken Şişli’de vurularak şehit edildiğini. 12 Eylül’de eşinin polisler tarafından gözaltına alındı ve götürüldüğü Üsküdar Emniyet Müdürlüğü’nde işkenceye uğradığını… Daha sonra da, İstanbul MHP Davası’nda sanık olarak yargılandığını Biliyor muydunuz?

RAMAZANDA ŞEHİT
İstanbul-Eyüp’te, Marangozlar Sitesi’nde marangozluk yapan Başaran Kambur’un evli ve çocuk sahibi olup, Eyüp-Ortakçılar semtinde oturduğunu… Başaran’ın mübarek Ramazan ayında, sabahleyin işyerine baskın düzenleyen bir grup komünist militan tarafından otomatik silahlarla taranarak şehit edildiğini. Cenazesinin, Eyüp Mezarlığı’nda toprağa verildiğini...

DAYANILMAZ ACI
4 Temmuz 1978’de Kayseri’de şehit edilen Bedri Akbaş’ın, 19 yaşında evli ve bir kızı olduğunu… Şehadetinden sonra bir kızının daha dünyaya geldiğini… ETKO davasından tutuklu bulunan ağabeği Hasan Hüseyin Akbaş da yaklaşık bir yıl sonra komünistler tarafından yattığı cezaevinde şişlenerek şehit edildiğini biliyor musunuz?

EVİN TEK OĞLU
Bekir Çifter’in şehit olduğunda daha 16 yaşında olduğunu ve ailesinin tek erkek evladını olduğunu… Kayserili olan bu ülküdaşımızın doktorların gerekli ilgi ve ihtimamı göstermemeleri sebebiyle şehit düştüğünü biliyor musunuz?

BİLE BİLE ŞEHİT OLDU
İstanbul, Zeytinburnu MHP İlçe Başkanlığı görevini yürüten şehit Bekir Şendilmen’in Zeytinburnu MHP ilçe başkanlığı seçimleri sırasında yöneticililerinden birinin “Biz buraya başkan değil, şehit adayı seçiyoruz.” şeklindeki konuşmasına rağmen adaylığını koyarak başkanlığa seçildiğini. … Seçildikten kısa bir süre sonra şehit edildiğini…. Biliyor muydunuz?

5 AYLIK BEBEK…
8 Mayıs 1979 yılında şehit edilen 26 yaşındaki Bekir Yücel’in öğretmenlik yaparken şehit edildiğinde 5 aylık bir kızı olduğunu Biliyor musunuz?

2 YAŞINDA ŞEHİT
3 Mart 1980 yılında henüz 2 yaşında bir kız çocuğu olan Bilge Özsoy’un, tarih öğretmenliği ve ev hanımı olan annesi ile birlikte komünist militanlar tarafından ailece dövüldükleri sırada başına isabet eden tekmeler neticesi olay yerinde şehit olduğunu…

AİLESİNİN TEK ÇOCUĞU
8 Temmuz 1980’de iki arkadaşıyla birlikte şehit olan İstanbul Üniversitesi Tarih bölümü mezunu Blade Aybars Tekin’in, ailesinin tek çocuğu olduğunu…

CAMİYE GİDERKEN…
Tokat Gaziosmanpaşa lisesi 2. Sınıfında okurken şehit edilen Cengis Aslan’ın 17 yaşında ve okuldan çıkıp Cuma namazını kılmak için camiye giderken yolda komünist militanların açtıkları ateş neticesi şehid olduğunu….

16 YAŞINDAYDI
Cevdet Acar’ın, babasının hırdavatçı dükkanına çivi almak bahanesiyle gelen komünst bir militan tarafından şehit edildiğinde henüz 16 yaşında olduğunu… Şehadeti sırasında ise ağabeğinin, Ülkücülük suçundan cezaevinde yattığını….

5 BIÇAK DARBESİ
Aslen Malatya’lı olup ailece İskenderun’da Dumlupınar mahallesinde oturan Cihan Kurt’un 5 bıçak darbesiyle şehit edildiğinde 16 yaşın olduğunu Biliyor musunuz?

DEMİR ÇUBUKLARLA
Ailesinden ayrılarak çalışıp para kazanmak gayesiyle geldiği Antalya’da hamallık yapan Erdal Çor’un, kendilerini durdurup kimliklerini ve siyasi görüşlerini soran bir grup komünistin saldırısına uğradıklarında, demir çubuklarla dövülerek ağır yaralandığı. Ve bir müddet sonra 18 yaşındayken şehitlik makamına ulaştığını…

İFTAR SAATİNDE
10 Eylül 1977’de Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü’nden yeni mezun olan, 21 yaşındaki Erdem Arabacı’nın Kadir Gecesi, iftara yakın saatlerde komünistlerin saldırısı sonucu şehit olduğunu… Arabacı’nın ailesinin tek erkek çocuğu olduğunu biliyor musunuz?

BEBEĞİNİ GÖREMEDİ…
Balıkesirli Ülkücü şehit Erdoğan Bıyık’ın 2 Haziran 1979 mahallelerini basan komünistlerle girişilen bir silahlı çatışma esnasında, vücuduna isabet eden tek kurşunla vurularak şehit olduğunu… Bıyık’ın şehadetinden birkaç gün önce ikinci çocuğunun dünyaya geldiğini… Bir çocuğun babasız büyümek zorunda kaldığını…

17 YAŞINDAKİ ŞEHİT
Giresun’un Görele ilçesine bağlı Çavuşlu nahiyesinden olan 17 yaşındaki Erdoğan Yılmaz’ın Vefa Lisesi’nde okurken komünist militanlar tarafından vurularak şehitlik mertebesine ulaştığını…

EYÜP’TEKİ ŞEHİT
2 Şubat 1980’de Eyüp MHP İlçe 2. Başkanı Şaban Ali Terzibaşı’nın 17 yaşındaki oğlu Erkan ile birlikte şehit edildiğini ve Erkan’ın lise 1. sınıf öğrencisi olduğunu…

ACI ÜSTÜNE ACI
Faruk Ferah’ın cezaevinden tahliye olduktan tam 9 gün sonra yani 5 Nisan 1980’de şehit edildiğini…. 20 yaşındaki Ferah’ın Eskişehir Bahçelievler Lisesi’nden yeni mezun olduğunu ve oğlunu kaybetmenin acısına dayanamayan babasının kısa bir süre sonra vefat ettiğini. Ülkücü Şehit Faruk Ferah’ın mezarı başına dikilen ve üzerinde “Bir Leylei Kadir’de düşen din için yere” mısraı ile başlayan şiirin kazılı olduğu mezartaşının 12 Eylül’den sonra polisler tarafından sökülerek *****ürüldüğünü…

10 KEZ SALDIRILDI
Fazıl Ahmet Kurtoğlu 23 yaşında olup İstanbul’un Kadırga semtinde kalmaktaydı. Ortaköy Eğitim Enstitüsü öğrencisiydi. 13 Aralık 1979 günü Kadırga semtinde komünist militanlar tarafından tutularak işkence edildikten sonra şehit edildi. Şehit Kurtoğlu’nun daha önce de, 9 defa silahlı saldırıya uğradığını Biliyor musunuz?

KATİLİ AMCASININ OĞLU
Adana’nın Karataş ilçesine bağlı Yemişli köyünden 20 yaşındaki şehit Figen Çöktü’nün komünistlerin baskıları sebebiyle devam ettiği Ticaret Lisesi’ni yarıda bıraktığını ve Çukobirlik Genel Müdürlüğü’nde memur olarak çalıştığını… Olay günü, akşam geç saatlerde evlerine giren biri amcasının oğlu iki komünist militan tarafından kurşunlanarak şehit edildiğini Biliyor musunuz?

19 KURŞUN
Konya’lı 18 yaşındaki Haluk Çağan, İstanbul’un Haznedar semtinde oturuyor ve bir oto tamir atölyesinde çalışıyordu. Çağan’ın Komünist militanlarca açılan ateş neticesi, vücüduna 19 kurşun isabet ederek ağır yaralandığını ve bu sırada ağabeğinin de Ülkücülük suçundan cezaevinde yattığını…

İKİ KARDEŞ
Samsunlu Ülkücü Şehit Hasan Güven’in 18 yaşındayken, alışveriş bahanesiyle bakkal dükkanlarına gelen komünist militanlar tarafından kurşunlanarak şehit edildiğini. 24 Mart 1980’de şehitlik makamına ulaşan Güven’in 11 gün önce de kardeşinin de şehit düştüğünü biliyor musunuz?

KADİR GECESİ ŞEHİDİ
Ülkücü Şehit Hayrettin Ulubay’ın 25 yaşındayken 10 Eylül 1977 yılında Ramazan ayının Kadir Gecesinde camiden çıkarken şehit edildiğini… Ulubay’a bıçaklarla saldıran komünist militanlarının içinde o dönemin CHP Sivas Divriği ilçe başkanın kardeşininde bulunduğunu biliyor musunuz?

1 HAFTALIK EVLİ
Arvin’in Murgul kazasına bağlı Eren köyünden olan Hikmet Yıldırım’ın 23 Ekim 1978’de şehit edildiğinde 17 yaşında olduğunu… Şehit Yıldırım’ın henüz bir haftalık evli olduğunu ve şehadetinden bir süre sonra, karısının acısına acıya dayanamayarak vefat ettiği…

32 KURŞUN…
Elazığ’ın Maden kazasından olan ülkücü şehit Hüseyin Altay’ın Tuzla Ağır Saç Sanayi Fabrikası’nda öğle paydosunda iş yerine gelirken komünist militanlar tarafından şehit edildiğinde 32 kurşun yarası olduğu tespit edildiğini….

İŞKENCENİN BÖYLESİ
Hüseyin Bayram’ın 17 yaşında Ülkücülük suçundan girdiği Antalya Kapalı Cezaevi’nde komünist mahkumların isyanı sırasında, önce şiş ve bıçak darbeleri ile ağır yaralandığını... Sonra da, başına tüplerle vurularak ezilmek suretiyle şehit edildiğini. Bayram’ın cenazesin, polisler tarafından gizlice bir çukura gömülmek üzereyken ülküdaşlarının yetişerek müdahele etmesi üzerine cenaze namazının kılıp Antalya’nın Kütükçü Mezarlığı’na defnedildiğini….

RAMAZAN BAYRAMININ İLK GÜNÜ
22 yaşındaki Hüseyin Büyükkoz’un İstanbul Galatasaray Mühendislik Yüksek Okulu, Makina bölümü öğrencisiyken, Şişli’de komünist militanlar tarafından kurşunlanarak şehitlik mertebesine eriştiğini… Şehit edildiği gün 1976 yılının Ramazan Bayramı’nın ilk günü olduğunu biliyor muydunuz?

DAYANAMAYAN BABA
Samsun’lu Hasan Güven’in 13 Mart 1980 günü 16 yaşındayken şehadet şerbeti iç***ğini ve ondan 11 sonra ağabeyi Hasan Güven’in şehit düştüğünü… Art arda iki oğlunu şehit veren baba Dursun Ali Güven’in de bu acılara dayanamayarak kısa bir süre sonra vefat ettiğini…

RAMAZANDA ŞEHİT
Tokat’ın Niksar kazasından olan Hüseyin Sobacının çalışmak için gittiği İstanbul’da Beşiktaş’taki Migros mağazasının önünde 13 Ağustos 1979 günü yani Ramazan ayında komünist militanlar tarafından çembere alınıp yere yatırıldıktan sonra kurşunlanmak suretiyle şehit edildiğini…

ŞEHİT OLACAĞINI SÖYLEDİ
Ülkücü Şehitlerden İbrahim Çalık 25 yaşında olup İstanbul-Zeytinburnu, Sümer mahallesinde oturuyordu. 25 Eylül 1979 günü arkadaşları ile birlikte otururken buraya baskın düzenleyen komünist militanlar tarafından kurşunlanarak şehit edildi. Olaydan biraz önce, birlikte oturduğu arkadaşlarını “Ben bugün şehit edileceğim, siz bu masadan uzaklaşın” diyerek uyardığını… Ailesinin tek oğlu olduğunu biliyor musunuz?

AİLESİNİN TEK OĞLU
16 Ağustos 1980’de 17 yaşındayken Ülkücü şehitler kervanına katılan İbrahim Nalbantoğlu’nun ailesinin tek oğlu olduğunu biliyor muydunuz?

BABASIZ KALDILAR
Ülkücü Şehit İlhami Balcı’nın 27 Temmuz 1979 yılında kendisine ait olan bakkal dükkanında iftarda orucunu açtığı sırada kardeşi ile birlikte şehit olduğunu… 27 yaşındaki Balcı’nın genç eşinin dul, 2 çocuğunun babasız kaldığını biliyor musunuz?

DOĞAN BEBEK
Adana’da Karşıyaka Lisesi’nin müdürlüğünü yapan 32 yaşındaki İlhan Demir’in ramazan ayında okulu basan komünist militanlarca kurşunlanarak şehit edildiğini… Şehit Demir’in 5 Ağustos 1980’de şehit edildiğinde bir kaç aylık kız çocuğunun olduğunu biliyor musunuz?

MEZARI PARÇALANDI
İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü Türkçe bölümü 1. sınıf öğrencisi olan İrfan Öğütçü’nün İstanbul Fikirtepe’de Eğitim Enstitüsü’nün yanındaki Mandra caddesinde bildiri dağıtırken şehit edildiğini… 19 yaşında şehit olan Öğütçü’nün şehadetinden yaklaşık 3 sene sonra da kardeşinin de şehit edildiğini… Karacaahmet Mezarlığı’nda bulunan şehit İrfan Öğütçü’nün mezarının komünistler tarafından defalarca tahrip edildiğini biliyor muydunuz?

ASKERİ ARAÇ
İrfan Teksan’ın 6 Mart 1980’de 19 yaşındayken Ankara-Yenimahalle’de, bir kaç saat önce şehit edilen Yavuz Turhan’ın kardeşini teskin ve teselli ederken yanlarından geçmekte olan bir askeri araçtan yaylım ateşi neticesi sırtından çok sayıda kurşun yiyerek şehit düştüğünü…. Daha sonra olayda silah kullanan askerlere mükafat olarak 250’şer lira para verildiğini ….

YARALARI İYİLEŞMEMİŞTİ
30 Ağustos 1980’ şehitlik edilen İsa Oduncu’nun askerden izne geldiğinde komünist militanlar tarafından kurşulanarak şehit edildiğini… Şehit edildiğinde daha önce uğradığı saldırısı esnasında aldığı yaraların henüz iyileşmediğini biliyor muydunuz?

8 ÇOCUK BABASI
İsmail Aslan’ın Zeytinburnu MHP ilçe başkanlığı yaptığı sırada Yenidoğan mahallesindeki kendisine ait tüpgaz bayiliğinde komünist miltanlarca şehid edildiğini… Aslen Konyalı olan 55 yaşındaki aslan’ın 8 çocuk babası olduğunu biliyor musunuz?

SERUMU ÇEKİLEN ŞEHİT
Uşak MHP. Merkez ilçe başkanı yapan İsmail Bahadır’ın akşamleyin evine giderken 30 Mart 1980’de komünist iki militan tarafından vurularak ağır yaralandığını…. Kaldırıldığı Uşak Devlet Hastahanesi’nde gerekli tıbbi müdahale yapılmadığı gibi kimliği anlaşılınca koluna takılan serum da çekilerek şehit edildiğini…

BİNLERCE KİŞİNİN ÖNÜNDE
21 Kasım 1975’te 23 yaşında şehitlik mertebesine erişen İstanbul Teknik Üniversitesi Makina Mühendisliği bölümü 3. sınıf öğrencisi İsmail Tığlı’nın, İstanbul Beyazıt Meydanı’nda, Marmara Kıraathanesi’nin önünde, üstünde “Türkiye Bölünmez Bir Bütündür.” yazılı bir afişi asarken, komünist militanlar tarafından binlerce kişinin gözleri önünde kurşunlanarak şehit edildiğini biliyor musunuz?

KUR’AN OKURKEN…
Ülkücü Şehitlerden İsmail Tomaç’ın 5 Haziran 1980’de Bursa’nın Çınar mahallesindeki kırtasiyeci dükkanında komünist militanlar tarafından Kur’an-ı Kerim okurken şehit edildiğini… İsmail Tomaç’ın yeni evli olup şehadeti sırasında 13 günlük olan bir çocuğunun olduğunu….

EŞİNİN YANINDA
Kamil Suncak isimli ülkücü şehidimizin 9 Ekim 1976’da kendisine daha önce zorla dergi satmak isteyen fakat almadığı için kızan komünist militanlar tarafından eşiyle birlikte çarşıdan evine dönerken sırtından kurşunlanarak şehit olduğunu biliyor musunuz?

BABASININ GÖZLERİ ÖNÜNDE
İstanbul Teknik Üniversitesi’nde okuyan ve aslen Kahramanmaraş olan Levent Erkenez’in kaldığı eve basın yapan komünist militanlar tarafından yatağından kaldırılıp, kardeşi ve amcasının oğlu ile birlikte babasının gözleri önünde kurşuna dizilerek şehit edildiğini biliyor musunuz?

İŞARETLE KILINAN NAMAZ
Eskişehir’in Kırmızıtoprak mahallesinde oturduğu evine dönerken demir çubuklarla dövülerek ağır yaralanan 21 yaşındaki Levent Gökpınarlı’nın uzun müddet tedavi görmesine rağmen iyileşemediğini... Son olarak kaldırıldığı İstanbul Tıp Fakültesi Hastahanesi’nde tedavi görmekteyken, geçirdiği bir beyin kanaması neticesi şehit düştüğünü… 7 Ocak 1980’de ülkücü şehitler kervanına katılan Gökpınar’ın vefat emden önce namazını oturtulduğu hasta sandalyesinde işaretle kıldığını biliyor musunuz?

İKİ KARDEŞ ŞEHİT
Mehmet Bahattin Nariç’in 4 Ağustos 1980’de Mecidiyeköy, Gülbağ mahallesindeki bakkal dükkanlarına silahlı bir baskın düzenleyen komünist militanlarca kardeşi ile birlikte şehid edildiğini…

EŞİ HAMİLEYDİ
15 Temmuz 1978’de şehit edilen Mehmet Gümüşbaş’ın komünist militanlar tarafından şehit edildiğinde eşinin hamile olduğunu ve doğan çocuğuna Çağrı isminin verildiğini….

1 YAŞINDAKİ ŞEHİD
17 Nisan 1978’de henüz 1 yaşında olan Mehmet Kürşad Fenoğlu’nun, Malatya Belediye Başkanlığı yapan dedesi Hamit Fendoğlu’na gönderilen paketin patlaması sonucu dedesi, annesi ve kardeşi ile birlikte parçalanarak öldüğünü…Babasının o sırada vatani görevini yaptığını biliyor musunuz?

6 GÜNLÜK BEBEĞİ VARDI
22 Kasım 1979 ülkücü şehitler kervanına katılan Meriç Dikicinin Zeytinburnu’nda şehit edildiğinde henüz 6 günlük bir bebeğinin olduğunu biliyor musunuz?

16 YAŞINDAYDI
Ülkücü şehit Mehmet Akarsu’nun Balıkesir Gönen’de 3 Temmuz 1979 günü şehit edildiğinde henüz 16 yaşında olduğunu biliyor musunuz…

7 ÇOCUK BABASI
29 Ağustos 1979’da 48 yaşındayken Adana’da şehit edilen Murat Aras’ın 7 çocuk babası olduğunu biliyor muydunuz...

DÖNMEYEN ŞEHİD
29 Mayıs 1979 günü şehit edilen Adanalı Metin Bilir’in komünistler tarafından şehit edilmesinin sebebinin ülkücülükten vazgeçmemesi olduğunu… 19 Mayıs Ortaokulu son sınıf öğrencisi olan Metin Bilir’in henüz 16 yaşında olduğunu biliyor muydunuz?

BAYKAL’IN KORUMASI
Ankara Etlik Lisesi son sınıf öğrencisi 18 yaşındaki Metin Öztürk’ün Ankara’nın Etlik semtinde 13 Mart 1977’de CHP’li Deniz Baykal’ın koruma polislerinden biri tarafından vurularak şehit edildiğini biliyor musunuz?

KATİL POLİS
14 Aralık 1978 günü şehitlik makamına ulaşan Murat Kılıç’ın arkadaşlarıyla birlikte Mecidiyeköy semtinde afiş asarken üzerilerine ateş açan komünist militanlara karşılık verirken, olay yerine gelen polisler tarafından otomatik silahlarla taranarak şehit edildiğini biliyor muydunuz?

KAFASINA TAŞLA VURDULAR
28 Mayıs 1979 şehitlik mertebesine yükselen 17 yaşındaki Adanalı şehit Murat Name’nin komünist militanların evinin yakınlarında açtıkları ateş neticesi ağır yaralandığı halde ölmediğini gören militanlar tarafından kafasına taşla vurularak şehit edildiği…

İFTAR EDERLERKEN
Ankara’nın Keskin ilçesinden 22 yaşındaki Mustafa Balcı’nın Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi olduğunu ve 27 Temmuz 1979 günü ağabeyine ait bakkal dükkanında iftar ederken ağabeyi ile birlikte şehid edildiğini biliyor musunuz?

İFTAR VAKTİ
Ülkücü Şehitlerimizden Mustafa Usul’un 29 Temmuz 1980’de 16 yaşındayken bir ramazan ayın ayında iftara yakın saatte şehit edildiğini biliyor muydunuz?

5 ÇOCUK ANNESİ
Ülkücü şehitlerden Mürüvvet Kekilli’nin Ülkücü Hareketin konserlerin giden bir ses sanatçısı olduğunu… Adana MHP İl Kadın Kolları Başkanlığını yaptığını… ve 5 çocuk annesi olduğunu… biliyor muydunuz?

ÇOCUĞUNU GÖREMEDİ
Nadir Ünal isimli ülkücü şehidimizin 3 Ağustos 1979 günü 26 yaşındayken İskenderun’da, Ramazan ayında, evine giderken demir çubuklarla dövülerek öldürüldüğünü, henüz yeni evli olduğunu… Şahadetinden sonra Kürşad isimli bir oğlu olduğunu Biliyor muydunuz?

KURŞUN YAĞDIRILDI
Ordu’nun Aybastı ilçesine bağlı Sefalı köyünden 25 yaşındaki Nevzat Karayün’ün Ülkücülük suçundan girdiği cezaevinden kaçtıktan sonra kalmakta olduğu bağ evi askerlerce kuşatılarak saatlerce kurşun yağdırılmak suretiyle şehit edildiğini….

“POL-DER”Lİ POLİSLER
29 Mayıs 1980’tarihinde 17 yaşındaki İmam-Hatip öğrencisi Nihat Aksu’nun, Gün Sazak’ın cenazesinin getirileceği gün, gece geç saatlerde Bahçelievler Lisesi önünde duvarlara yazı yazarken, Pol-Der.li polislerin açtıkları ateş neticesi vurularak şehit olduğunu…

2. ŞEHİT
19 yaşındaki Orhan Kadir Öğütçü’nün babasına ait işyerine baskın düzenleyen komünist militanlar tarafından kurşunlanarak şehit edildiğini Öğütçü’nün ağabeyinin de daha önce şehit düşen İrfan Öğütçü olduğunu…..

RAMAZAN BAYRAMI
24 Ağustos 1979 ülkücü şehitler kervanın katılan 17 yaşındaki Osman Güçlü’nün Ramazan Bayramı’nın ilk günü şehit düştüğünü biliyor musunuz?

YAZILARI SİLERKEN
Osman Tan isimli ülkücü şehidimizin 19 yaşındayken 4 Mayıs 1980’de Samsun’da arkadaşı ile birlikte mahallesinde komünistler tarafından duvarlara yazılan sloganları silerken şehit edildiğini…

AMCASININ OĞLU
Niğde’nin Ulukışla ilçesinden olan ve Gaziantep Eğitim Enstitüsü’nde okuyan Ömer Tunçkanat isimli 20 yaşındaki ülkücü şehidimizin, komünist grubun içerisindeki amcasının oğlu tarafından kurşunlanarak şehit edildiğini biliyor musunuz?

İFTAR VAKTİ
3 Ağustos 1979’da şehit edilen Mustafa Yüce’nin henüz 17 yaşında olduğunu ve evlerinin önünde bir iftar vakti şehid edildiğini biliyor musunuz?

KATLEDEN POLİS
1 Haziran 1980 şehit edilen Özcan Mertçökün isimli şehidimizin Adana’nın Yurt mahallesinde evinin civarında dolaşırken peşinden gelen bir polis ekibi tarafından kurşunlanarak şehit edildiğini…

5. KATTAN ATILDI
Bulgaristan göçmeni bir ailenin tek çocuğu olan 17 yaşındaki Rafet Demir’in daha önce kendisini döven 2 komünistin cesedinin polis tarafından bulunması üzerine Bursa Emniyet Müdürlüğü’ne *****ürülerek yapmadığı suçu itiraf etmesini isteyen polisler tarafından işkence ile öldürüldüğünü ve Demir’in cesedinin intihar süsü verilmek için elleri kelepçeli olarak beşinci kattan aşağıya atıldığını Biliyor musunuz?

EVLAT ACISI
8 Şubat 1980’de 19 yaşındayken komünist militanlar tarafından Cuma namazını sonrası şehit edilen Resul Şahin’in oğlunun acısına dayanamayan annesinin önce felç olduğunu ve sonra vefat ettiğini biliyor musunuz?

CAMİYE GİDEKEN
18 Mayıs 1978’de Artvin’in Borçka ilçesinden Rıfat Genç’in ilkokul öğretmenliği yaptığı sırada camiye giderken şehit edildiğinde eşinin de hamile olduğunu biliyor musunuz?

CAMİDEN ÇIKMIŞTI
22 yaşındaki Sebahattin Güldane isimli ülkücü şehidimizin 16 Temmuz 1980’de Ramazan ayında, akşam namazını kıldığı Banaz Asfalt Camii’nden çıkarken komünist militanlar tarafından kurşunlanarak caminin kapısında şehit edildiğini…

EVİNE BASKIN
10 Eylül 1980’de şehitlik mertebesine ulaşan 16 yaşındaki Sıddık Güler’in evindeyken, polis kılığında baskın düzenleyen komünist militanlar tarafından bir arkadaşı ile birlikte şehit edildiğini Biliyor musunuz?

13 KURŞUN
3 çocuk babası Sıtkı Aydın isimli şehidimizin TRT.’de memur olarak çalışırken komünist militanlar tarafından oturduğu kahvehanenin silahla taranması neticesi sırtından yediği 13 kurşun yarası ile şehit düştüğünü ….

CEZAEVİNDEN YENİ ÇIKMIŞTI
24 Ekim 1979 tarihinde şehit olan Niğde’nin Koyunlu kasabasından 22 yaşındaki Şerafettin Karcı’nın Eskişehir Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü öğrencisi olduğunu… kalbine isabet eden tek kurşunla vurulduğunu ve ülkücülük suçundan girdiği cezaevinden bir gün önce çıktığını…

2 KEZ İDAM EDİLMİŞTİ
27 yaşındaki ülkücü şehidimiz Turgut Demirkayanın komünistler tarafından işkence ile öldürülmesinden evvel ülkücülük suçundan cezaevine girerek iki defa idam cezasına çarptırıldığını ve sekiz yıl hapis yattıktan sonra da suçsuzluğu anlaşılarak Yargıtay tarafından serbest bırakıldığını biliyor muydunuz?

ORTAOKUL ÖĞRENCİSİYDİ
30 Aralık 1970’de Trabzon’da kalbine aldığı tek kurşunla şehit olan 16 yaşındaki Ümit Beyazçavdar’ın henüz ortaokul öğrencisi olduğunu biliyor muydunuz?

ÇOCUĞUNA SU VERİRKEN
9 Ağustos 1980 günü Gaziantep’in Kilis ilçesinde, evli ve dört çocuk babası olan Vakıf Oğuz’un susayan çocuğuna çeşmeden su içirdiği sırada komünist militanlar tarafından kurşunlanarak şehit edildiğini Biliyor musunuz?

ÜGD KURUCULARINDANDI
14 Kasım 1977’de şehitlik mertebesine erişen 21 yaşındaki İmam-Hatip öğrencisi Yahya Aktaş’ın Uşak Ülkücü Gençlik Derneği’nin kurucularından ve Hergün Gazetesinin Uşak muhabirliğini yaptığını biliyor musunuz?

YENİ EVLİYDİ
Yahya Gözütok isimli ülkücü şehidimizin 22 Ağustos 1980’de şehit düştüğünde yeni evli olduğunu biliyor muydunuz?

4 ÇOCUK BABASI
3 Eylül 1980’de Adana şehit düşen 25 yaşındaki Yaşar Akgül’ün 4 çocuk babası olduğunu biliyor muydunuz?

BU NASIL İŞ…
Sivas’lı olup İstanbul’un Fatih’e bağlı Çarşamba semtinde oturan ve 18 Kasım 1978’de ülkücü şehitler kervanına katılan Yaşar Canikligil’in Elazığlılar Kıraathanesi’nde otururken, genel kontrol bahanesi ile gelen Pol-Der’li polislerce üstü arandıktan sonra içeri giren komünist bir militan tarafından kurşunlanarak şehit edildiğini…

16 YAŞINDA…
Çorum’lu ülkücü şehid Yaşar Doğan’ın 17 Mart 1980’de, 16 yaşındayken şehit edildiğinde Ülkücülük suçundan girdiği cezaevinden yeni çıktığını biliyor musunuz?

BENİ DE ŞEHİT EDEBİLİRLER
İstanbul Galatasaray Mühendislik Yüksekokulu Makina bölümü son sınıf öğrencisi Çankırı’lı 25 yaşındaki Yusuf Tanık’ın şahadetinden bir gün önce şehit olan Hüseyin Büyükkoz’un cenazesinde yaptığı konuşmada “Bugün Hüseyin’i vurdular yarın beni de şehit edebilirler” dediğini biliyor musunuz?
 YAZAN: SELAHATTİN SEKBAN (Avukat-Öğretmen)

Kaynak: selahattinsekban.com





HOCAMIZIN ÖZ GEÇMİŞİ 

SELAHATTİN SEKBAN (Avukat-Öğretmen) 

10.08.1955 yılında Trabzon’un Sürmene ilçesinde doğdum. Üç yaşımda iken ailece İstanbul’a göç ettik. İlkokulu Cibali ilkokulunda, orta okulu Gelenbevi orta okulunda bitirdim. Sonra sırası ile İstanbul,Tunceli ve Tokat Erkek İlköğretmen Okullarında okudum.

1973-1974 öğretim yılında öğretmen okulundan mezun olduktan sonra 29.08.1974 tarihinde Diyarbakır ili, Dicle ilçesi, Kurudere köyünde ilkokul öğretmeni olarak göreve başladım.

1975 yılında İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü Almanca bölümünü kazandım. Hem mesleğime hem de kazandığım bölümde tahsilime devam ettim. Almanca bölümünü bitirerek Kayseri Merkez Atatürk Lisesi’nde Almanca öğretmeni olarak göreve başladım. 1984 yılında Kayseri Fen Lisesi’ne geçtim.

1989 yılında memleket hasretine dayanamayarak tayin istedim ve Beşikdüzü Anadolu Öğretmen Lisesi Almanca öğretmenliğine atandım. Halen aynı okulda Almanca öğretmeni olarak görev yapmaktayım.

Küçük yaşlardan itibaren tarih ve edebiyatla ilgilendim. Almanca bölümüne devam ederken İstanbul Üniversitesi’nin Tarih ve Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinde misafir öğrenci olarak derslere iştirak ettim. Hastalık derecesinde Yunus Emre hayranıyım. Onun şiirlerinden ilham alarak şiir yazmaya başladım. Şiirlerim Öğrencilik yıllarımda okul duvar gazetelerinde ve çeşitli dergiler ve gazetelerde yayımlandı. Değişik şiir yarışmalarında dereceler aldım. Tunceli Erkek İlk Öğretmen Okulu’nda okurken yerel Munzur Gazetesi’nin sanat sayfası yönetmenliğini yaptım. Eğitim Enstitüsündeki öğrencilik yıllarımda aynı zamanda Nakışlar Yayınevi’nin düzeltmenliğinde(Müsahhih) bulundum. Yine öğrencilik yıllarımda çeşitli derneklerde başkanlık ve yöneticilik yaptım. Değişik konularda konferanslar verdim. Panellere ve sempozyumlara katıldım. Yazdığım oyunlar değişik zamanlarda sahnelendi. Şiir ve oyun yazmaya devam ediyorum.

1991 yılında başladığım İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni 1995 yılında bitirerek Avukatlığa başladım. Her iki mesleğime de devam ediyorum.

Evliyim, Asena ve Bozkurt isimli iki çocugum vardır.

Eserlerim : 1000 civarında şiir-Oyunlarım : Bekle Bizi Çanakkale(Sahnelendi), Vallahi Bizim Okul(Sahnelendi), Bilgisayar mühendisi aranıyor(Sahnelendi), Aklımı seveyim-Biz Deli Değiliz, Hani Anne Ben Miniminnacıkken(Sahnelendi), Şimdi Üniversiteli Olduk(Sahnelendi), Sancı(Emine Işınsu’nun aynı adlı romanından oyunlaştırıldı)Yunus Emre, Öte Yakadakiler (Sahnelendi), Sen neymişsin be AB!, Yalandan Kim Ölmüş Ki(Sahnelendi), Hayatımız Sınav, Öğretmenim Canım Benim, Neler Oluyor Hayatta(Sahnelendi), Elmalı Köyün Öğretmeni (Sahnelendi), Biz Onun Öğrencileriyiz(Sahnelendi), Şehit Ayşe(Sahnelendi). Her Bir Şey’in Nöbetçisi, Geçemezler Değil mi?(Sahnelendi)

İnceleme-Araştırma : Büyük Ortadoğu Projesi, Avrupa Birliği, Avrupa Birliği ve Kıbrıs, Avrupa Ülkelerinde Azınlık Hakları, Misyonerlik ve Türkiye’de misyonerlik Faaliyetleri, Ruhban Okulu ve Ekümenik Patriklik, Pontus ve Pontusçuluk. Türkiye’nin Su Meselesi, Geleceğin Enerji Maddesi : Bor, Kamu Yönetimi Reform Tasarısının Eleştirisi, Küreselleşme Yalanı. Avrasya Projesi, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın meseleleri. 4916 Sayılı Kanun’nda (Toprak Kanunu) Yapılan Değişikliklerin Türkiye’ye Zararları. Türkiye’de Eğitim Çıkmazı, Eğitimde Kaliteyi Nasıl Yükseltebiliriz?, Türkiye’de Üniversiteye Giriş Sisteminde Alternatifler. 3 Mayıs ve Nihal Atsız, Ermeni Meselesinde Neredeyiz ? Kıbrıs Nereye ? Türk Birliği Kurulabilir mi ? Musul, Kerkük ve Petrol, 12 Eylül ve Ülkücüler, Alparslan Türkeş ve Dokuz Işık. Vakıflar Yasası’ndaki İnce Meseleler(Henüz bitmedi) Armageddon-Evangelistler ve Neoconlar(Henüz bitmedi) Kuzey Iraktaki Devlet(Henüz bitmedi) Tapınak Şövalyeleri (Henüz bitmedi)

Roman : Biz Bu Ülkeyi Hakikaten Karşılıksız Sevdik. (Henüz bitmedi)

www.ahmetayvaz.tr.gg > OĞUZ SOYU-ÜÇOKLAR KOLU-GÖKHAN BOYUNUN TÜRKÇÜ TURANCI TÜRKMEN ÇEPNİ AYVAZ OTAĞI > www.ayvazahmet.tr.gg
 
TÜRK-İSLÂM ÜLKÜSÜ; Varlık olan Türklük ile, değer olan İslâmın bir birine vuslatıdır, kaynaşarak et ile tırnak misâli oluşlarıdır. Varlık ifade eden Türk`lüğün , değer olan İslâma muhabbetidir
* * *
OĞUL! Eşref-i mâhlük olduğunun şuurundan hareketle, Cenab-ı Hakk`ın nizamını yeryüzünde hakim kılmak gibi yüce bir idealin gerçekleşebilmesi uğruna,bin yıldır İ`LA-YI KELİMETULLAH ÇİZGİSİNDE, maddi ve manevi bütün imkânlarını seferber eden YÜCE TÜRK MİLLETİNİN şerefli bir ferdi olduğunu unutma!
Üstad ORHAN KILIÇOĞLU

* * *
ARVASİ HOCA`NIN FİKİR VE ESERLERİNDEN FAYDALANMAK, O`NU REHBER EDİNMEK HER TÜRK GENCİNİN ÖNCELİKLİ HEDEFİ OLMALIDIR.
Son yıllarda ihmal edilen ülkücü gençlik en Kısa zamanda yeni bir hamle yeni bir şevk ve aşkla; ZİYÂ GÖKALP, ATATÜRK, A.TÜRKEŞ, NİHAL ATSIZ, S. AHMED ARVASİ, NECDET SEVİNÇ`İN fikir ve görüşlerinin karıldığı harmanlardan beslenerek gelişip, olgunlaşıp, kamilleşerek, GÖNLÜNDE TÜRKLÜK ÜLKÜSÜ, DİLİN DE TURAN TÜRKÜSÜYLE YENİDEN BİR ERGENEKON DESTANI YAZMAYI İMANININ RÜKNÜ BELLEMELİDİR…

Üstad ORHAN KILIÇOĞLU
Facebook beğen
 
NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE!!! ATATÜRK
 
ALPARSLAN TÜRKEŞ SÖZLERİ
Başbuğ Alparslan Türkeş in özlü sözleri, Ülkücülük , Türk Dünyası ve İslamiyet hakkındaki özlü sözlerini okuyabilirsiniz...
*********************
İdealler yıldızlar gibidir.
Onlara belki ulaşamazsınız ama bakarak yönünüzü tayin edebilirsiniz..

Zafer, asla mahvolduklarını zannedenler
tarafından kazanılamaz.

Dalından kopan yaprağın akibetini rüzgâr tayin eder...

Ahlâkçılık anlayışımız, Türk Ahlâkı ve Müslümanlık inancından meydana gelmiştir.

Başarı için muntazam plânlı çalışma yapmak lâzımdır. Son nefesimizi verinceye kadar çalışacağız.

Bir fikre, bir ideolojiye, kendisinden daha üstün bir fikirle karşı çıkılır. Karşı fikir kaba kuvvetle ezilemez

Biz aziz milletimize müreffah, kuvetli ve büyük bir Türkiye taahhüt ediyoruz; kendimizi millete adıyoruz.Ve Türklük yoluna başlarımızı koyuyoruz.

Bölünme kabul etmez, kutsal bir bütün halinde Büyük Türkiye'yi yeniden inşa edeceğiz...

Cesaret, yüreklilik, atılganlık olmayan hiçbir dâva başarıya ulaşamaz.

Davalarımızın çözümü kendimize dönmek, sarsılmaz bir birlik halinde el ele vermek ve geceli gündüzlü çalışmaya girişmekle mümkündür.

Emirlere mutlak itaat lâzımdır. Laubali, gevşek, disiplinsiz, metotsuz kimselerle dâvamız yürümez. Her şeyde örnek olmak lâzımdır.

Fikir, iman, ülkü aşkı ... İnsanları güçlü yapan bunlardır.

Hepiniz birer Türk Bayrağısınız. Bayrağı lekelemeyin, kirletmeyin yere düşürmeyin.


İnsanlık âleminin en şerefli bir ailesi Türk Milletidir. Dokuz Işık demek, Türk Ülküsü demektir.

İslamiyet'i ele alıp Türklüğü inkâr etmek ihanettir. Bunun tersi de aynı derecede gaflet ve ihanettir.

Kendinizi küçük görmeyiniz. Sizler büyük kuvvetsiniz. Vazifenizi hiçbir zaman unutmayınız. Kuvvet birliktir. Dâvamızın geleceği birliktedir. Birlik, beraberlik içinde olmaktır.

Komünist sistemlerde halkın esaret altında oluşunun sebebi bir mülk sahibi olamamasıdır. Hürriyetin tek garantisi mülkiyettir.

Milletler arasındaki mücadele şuurundan mahrum olan toplumlar başkasının boyunduruğu altına düşerler.

Milletler yabancı kuvvetlerin orduları ve diğer maddi güçleri tarafından yok edilmeden önce, manevi ve fikir güçleri tarafından esaret atına alınırlar. Böyle bir toplumun esir ve yok olması kesin hale gelir.

Millî kalkınmamızı gerçekleştirmek, her Türk ferdini hür yapabilmek için Türk Milletini yeniden kurmak zorundayız. Vatandaşlarımız arasında parti, mezhep, ırk ve bölge farkı gözetmeksizin karşılıklı sevgi ve saygıya dayanan bağlar dokuyacağız.

Mücadelemiz her ne pahasına olursa olsun, siyasi kazanç mücadelesi değil, ahlâk ve fazilet mücadelesidir. Bu mücadelenin karakteri yıkıcı değil, yapıcı olmaktır. Bu şerefli mücadeleye Türk milletini davet ederim.

Toprak bütünlüğümüzü devletimizin ve milletimizin bölünmezliğini hedef alan hainlere karşı Türk Milleti olarak ayağa kalkmalıyız.

Türk aydınları için Batı'nın sığınması olmak bir ideal olarak benimsenmiştir. Milletimiz için bundan korkunç felaket düşünülemez."

Türk Devletinin yenilmez, zinde hayat gücü ve Türk Milletinin teminatı ve istikbali gençliktir.

Türk milliyetçiliği meşru savunma, yüksek insanlık duyguları ve Türk Milletinin kendi tabii haklarının savunulması, korunması duygusu ve iradesinin, şuurunun bir ifadesidir.

Türk töresi, Türk ülküsünün ayrılmaz parçasıdır.

Türk töresinin bir diğer şartı da haddini bilmektir. Haddim bilmek... Ne kendinizi dev aynasında göreceksiniz. Herkese yukarıdan bakacaksınız, ne de kendinizi aşağıdan göreceksiniz, aşağıdan bakacaksınız.

Türk Töresinin bir şartı da yüksek vazife duygusudur. Vazifeyi her ne pahasına olursa olsun yapmaktır. Diğer bir şart, toplum uğrunda her çeşit fedakârlığı yapmaktır. Millete hizmet yolunda şahsi menfaatlerden, şahsi zevklerden feragattir. Vazgeçmektir. Kişiler kendilerini millet için feda ederler. Türk Milleti'nin büyüklüğü böyle yükselecektir. Onu sizler yaşatacak, sizler yükselteceksiniz. Türk Töresinin en önemli bir gereği de sır saklamaktır. Sır saklamak...

Türkçüler Günü olan 3 Mayıs (1944) büsbütün ayrı bir düşüncenin sonucudur. İç düşman olan, kılık değiştirerek milletin içine giren ve hükümetin gafletinden yararlanan komünizme karşı Türkçü gençlerin bir uyarma yürüyüşüdür.

Türkiye'nin yükselişi ithal fikirle olmaz. Hiç bir yabancı, Türkün menfaatlerini Türk Milletinin kendisi kadar düşünemez.

TÜRKLÜK bedenimiz, İslamiyet ruhumuzdur. Ruhsuz beden ceset olur.

Türkün en önemli vasfı teşkilâtçılığıdır.

Ülkücüler, insanlık âlemi içinde ne uşak olmayı, ne de başkalarını uşak olarak kullanmayı kabul etmeyen şerefli bir bayrağın taşıyıcısıdır.

Ülküsüz insan çamurdan farkı olmayan bir varlıktır.

Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ
Millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek millî ülkümüzdür. ATATÜRK
 
"BİR KIZ ÖĞRENCİYİ BAŞINI ÖRTTÜĞÜ İÇİN TAHSİL HAKKINDA MAHRUM ETMEK İSTİKLAL SAVAŞI BAŞLARINDA VE MARAŞ'TA , DÜŞMANLAR TARAFINDAN BAŞÖRTÜSÜ ÇEKİLİP DÜŞÜRÜLDÜĞÜ İÇİN BAŞLAYAN MİLLİ ŞAHLANIŞIN RUHUNA TÜKÜRMEKTİR."
NECİP FAZIL KISAKÜREK
* * *

Zafer ülkü kaynağının çeşmesidir,
Zafer gönüllerin birleşmesidir.
Gönülleri birleşenler, selam sizlere,
Uzaktan dertleşenler, selam sizlere.

Yüzde yüz Türk olduğun gün cihan senindir...
H.Nihal Atsız
Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça, daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır. ATATÜRK
 
Deme bana Kayı, Oğuz, İlhanlı,
Türküm; Bu ad her ünvandan üstündür.
Yoktur Azer, Kırgız, Özbek, Kazanlı,
Türk Milleti bir bölünmez bütündür.
Ziya Gökâlp
Başarılarda gururu yenmek, felâketlerde ümitsizliğe karşı gelmek lâzımdır. ATATÜRK
 
Ve tarih bir gün, acz içinde kıvrana kıvrana şehadete susamış bir ülkücüden daha müthiş bir silahın keşfedilemediğini yazmak zorunda kalacaktır...

S.Ahmet Arvasi

BU DAVA ÖZÜDÜR İSLAMİYET'İN
BU DAVA GÜNEŞİ, MAZLUM MİLLETİN,
BU DAVA, HERŞEYDEN, HERŞEYDEN ÇETİN,
BU YOLDA DERT, HÜZÜN, GURBET BİZİMDİR.
S.Ahmet Arvasi

16 yaşında ilk şiirlerden biri olan `Ne Gam`, iyi bir başlangıç

Ne gam, varsın dizlerim koşa koşa yorulsun,
Saadetin, dâvanın, gerçek aşkın peşinde...
Boş hayaller kül olup rüzgârlarda savrulsun,
Yaban gülleri gibi solsun çöl güneşinde.
S.Ahmet Arvasi

Henüz 17 yaşındaki bir delikanlının `Özleyiş` şiiri, ecdadına âşık bir delikanlının eski muhteşem çağlara olan hasretini dile getiriyor:

Tuna neden köpürmüş, Kırım neden inliyor?
Nerde parlayan kılıç, nerde o akıncı ced?
Şimdi Hazar uzaktan feryadımı dinliyor,
Ayrıldı mı Kafkaslar yurdumdan ilelebed?
Kıbrıs`ın ayrılışı derd oldu içimizde,
Barbaros`un sesini kaybettik Akdeniz`de,
Adalar yabancı da, dinmez derleri bizde,
Balkan`ımız vatandan ayrıldı mı nihayet?
S.Ahmet Arvasi
 
SON BİR (1) YILIN TOPLAMI 107201 ziyaretçi kişi burdaydı!
Mü’minlerden öyle adamlar vardır ki, Allah’a verdikleri söze sâdık kaldılar. İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir (şehit olmuştur). Bir kısmı da (şehit olmayı) beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir. CÜZ:21 // AHZÂB SÜRESİ: 33 / 23.ÂYET Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol